Home » YAZILARIM » Evlilik sona erebilir ama ana-babalık sonsuza dek sürer

Evlilik sona erebilir ama ana-babalık sonsuza dek sürer

Evlilik sona erebilir ama ana-babalık sonsuza dek sürer

12 Ekim 2014

Evli ve çocuk sahibiysek yaşamımızda meydana gelebilecek her türlü değişiklik çocuklarımızı da etkiler. Boşanma söz konusu olduğunda bu durum, çocuklar için yaşayacakları en önemli travmalardan biri olabilir. Onlar sadece ana-babalarının boşanmalarına değil, aynı zamanda onlarda meydana gelen değişikliklere de uyum sağlamak zorundadır. Bu nedenle çocuklarımıza elimizden geldiğince yadımcı olmalıyız.

Araştırmalar iki farklı görüş öne sürerler; kimi araştırmalar çocukların ömür boyu yara aldığını öne sürerken, kimileri de çocukların ana-baba boşanmasından yararlanabileceği görüşünü savunur. Evliliğiniz kötü gitmeye başladığında ya da boşanmaya dair tehlike başgösterdiğinde çocuklar bunu hemen sezinlerler. Hatta yetişkinlerden daha fazla farkında olurlar.

Aslında çocuklar bu süreçte ailelerine destek bile olurlar. Çoğu zaman üzmemek için uslu olurlar. Ne kadar acı ve öfke yaşadıklarını belli etmezler, anne-babalarını mutlu etmeye çalışırlar. Anne-babalarını hırpalamamak için kendi uyum süreçlerini bir süre dondururlar. Ne zaman ana-babalar rahatlar, uyum sağlar ve güçlenirse dikkatli olmaları gerekir.

Çocuklar ana-babalarının toparlandığını sezinlediklerinde, artık tepki vermeye başlayabilirler. Ağlama, öfkelenme ve içindeki acıyı dışarı atma sırası ona gelmiştir ve şimdi “Sen beni anlamak zorundasın, buna ihtiyacım var!” demek istemektedirler.

Çocuklardaki en yaygın kanı “Tek başlarına kalacakları korkusu”dur. “Annem ve babam beni terk ediyor.” “Babam evden gidiyor, annem de gidecek mi?” “Ben tek başıma mı kalacağım?”

Çocuklarımıza verilmesi gereken açık mesaj şudur: Anne ve babalar birbirinden boşanabilirler, ama çocuklarından asla boşanmayacaklardır. Evlilik sona erebilir ama ana-babalık sonsuza dek sürer. Bu konuda sözleriniz ve hareketlerinizle vereceğiniz güvencenin çok büyük önemi vardır.

Boşanma sürecinde çocuklarınızda uyum gösterme davranışında artma olur ve size ana-babalık yapmaya çalışırlar, bazen bu durum yetişkinlerin işine gelir ve bunu teşvik ederler. Bu anlaşılır olmakla birlikte iyi bir fikir değildir. Kendi ihtiyaçlarınızı karşılamak için çocuklarınızı kullanmayınız. Çocuklarımızı ana-babalarına bakmak yerine kendileri olamlarını sağlamalı ve bağımsız olmaya teşvik etmeliyiz.

Çocuklar da anne-babalarının boşanmalarının ardından yalnızlık çekerler. Bu dönemde yeni aile düzeni içerisinde bir yerleri olduğunu, sevildiklerini ve önemli olduklarını bilmelerine yardımcı olunmalıdır.

Şurası çok önemli bir gerçektir: Anne-babanın öncelikle kendilerini yeniden toparlamaları gerekir ki, daha sonra çocuklarına etkin bir biçimde yardımcı olabilsinler. Bu yüzden kendi toparlanma sürecinize eğilip, çocukların sizden beklediği sıcak ve destek verici anne/baba davranışını göstermelisiniz.

Çocuklar evi terk etmeye karar veren tarafa (anne/babaya) karşı büyük öfke duyarlar. İlişkinin bitmiş olma suçunu onun üzerine atarlar. Ana-babalar çocuklarının farklı yollardan da olsa ilişkinin yolunda gitmemiş olmasının, her iki tarafın da eşit hataları olduğunun farkına varmalarını sağlamalıdırlar.

Çocuklar kendilerini yürümeyen evliliğin bir nedeni olarak görebildiklerinden, bundan dolayı suçluluk duyarlar. Çocuklara boşanmanın tamamen yetişkinleri ilgilendiren bir sorun olduğunu anlatmak gerekir. Ana-babalar, ayrıldıktan sonra da çocuklarıyla anlamlı bir ilişki sürdürebilirlerse, çocuklara bu duygularıyla başa çıkma şansı tanımış olurlar.

Çocuklarınıza birbirinizi kötülemeyin çünkü; çocuğunuzun yarısı anne, diğer yarısı babadır. Birbirinizi kötülediğinizde çocuğunuzu kötülemiş oluyorsunuz.
Çocuklar sandığınızdan daha güçlüdür ve kendileriyle doğrudan iletişim kurulacak olduğunda sunulan gerçekleri kaldırabilirler. Yaşadığınız gerçekleri çocukla paylaşmazsanız size olan güveni sarsılır. Çünkü, çok küçük olanlar dışında diğer çocuklar olan biteni çoktan sezmiş olurlar.

Tüm çocuklar aynı olmadıkları gibi, gereksinimleri de farklıdır. Her çocuk ayrı bir bireydir. Gereksinimleri cinsiyetlerine, kültürel birikimlerine, geniş bir aileye, dostlara ve fiziksel çevreye sahip olup olmadıklarına, kendi ana-babalarının evliliklerinin çözülme biçimine ve kişisel özelliklerine bağlıdır. Bu nedenle onların bireyselliklerine saygı göstermelisiniz.

Çocukların uyum yetenekleri yetişkinlerden daha iyidir. Yeniden toparlanma sürecinden sizinle birlikte geçerek büyürler.Lütfen çocuklarınızı bu süreçten geçerken destekleyin ve yüreklendirin!

Unutmayın iyi bir boşanma kötü bir evlilikten daha iyidir.

Uzman Psikolog, Psikoterapist Ruşen Nur Arıkan

www.esduyum.com

https://www.facebook.com/rusennur.arikan